İnsanlık tarihine baktığımızda bilgiye ulaşmanın şekil değiştirdiğini ve bilgiye ulaşma hızının katsayılarla arttığını görmekteyiz. Eski dönemlerde bilgiye ulaşmak sınırlı sayıda kütüphanede günlerce araştırma yapmayı gerektirirken, şuan insanoğlunun üretmiş olduğu tüm birikim dilediğimiz yerde, dilediğimiz anda parmak uçlarımıza taşınan ekranlarda.
Bilgiye ulaşma sürecinin evrilmesi, diğer yandan bilgi üretim sürecini de tamamen değiştirdi. Öyle ki içinde bulunduğumuz teknolojik dönemde, binlerce yıldır elde edebilen verinin toplamı birkaç günde elde edilebilir halde.
Özellikle son yıllarda işlenebilir verinin önemine olan farkındalığın artması, arama motorlarının bu doğrultuda gelişmesine sebep oldu. Tüm bu sürecin dijital bir versiyonu olan modern arama motorları, sahip olduğu veriyi semantik sonuçlara çevirebilecek kadar gelişti. Teknolojilerini internette var olan trilyonlarca web sitesinden beslenerek dev bir veri elde etmek üzere geliştiren arama motorları, veri sağlayan yayıncılara karşı avantajlı konuma geldi.
Kaliforniya merkezli semantik teknoloji şirketi Graphiq’in genel müdür yardımcısı Ivan Bercovich, semantik teknolojideki gelişmelerin önümüzdeki süreçte arama motorları ve SEO’ya etki edebilecek sonuçları hakkında bazı yorumlarda bulundu:
Arama Motorları Neden Gelişmeye İhtiyaç Duydu?
Bercovich’e göre arama motoru teknolojisinin gelişmesinin sebebi, kullanıcının istediği cevap biçiminin değişmesinde saklı. Kullanıcılar artık aramalarını en alakalı, gerçek zamanlı bilgiye ulaşma beklentisiyle yapıyor. Yani kullanıcı “İstanbul’da hava durumu” yazdığında weather.com’a bir link almak istemiyor. Bunun yerine kullanıcı, Apple Siri’ye, Amazon Alexa’ya veya Microsoft Cortana’ya bir soru sorduğunda aldığı – havanın güneşli ve 29 derece olduğu – gibi net bir cevap istiyor.
Semantik teknolojiler geliştirilirken insan beyni model alınarak çalışmalar şekilleniyor. İnsan beyni kavram veya nesneleri tanımlamada çok güçlü fakat bunları depolamak konusunda çok seçici. Sadece önemli bulduğu konuları hafızada tutmak üzere şekillenmiş bir sisteme sahip. Semantik teknoloji de burdan hareketle veri ile depolama arasında bir bağlam oluşturmaya yönelik çalışmalar yapıyor. Daha açık ifade etmek gerekirse, semantik arama motoru sistemleri bir soru sorulduğunda tüm web sitelerini taramak yerine sadece cevap verme potansiyeli yüksek olanları tarayarak cevap arıyor. Eski arama motoru teknolojisini bir kütüphaneye girip sorunun cevabını bulmak için onlarca kitap araştırmaya, semantik arama motoru teknolojisini ise aynı soruyu konusunda uzman birine sormaya benzetebiliriz. Yani en kısa sürede mümkün olan en doğru sonuç!
Bu durum eski sistem arama motorlarının semantik arama teknolojisi karşısındaki dezavantajını ortaya koyuyor. Uzun vadede semantik arama teknolojisinin gücünü artırması öngörülüyor.
Peki Semantik Arama Motoru Teknolojisi SEO için ne ifade ediyor?
Mevcut sistemde SEO ve Google arasında simbiyotik bir ilişki mevcut. Yani birbirine bağımlı sistemler olarak çalışmaları sürüyor. İçerik sağlayıcı website Google sıralamasında en iyi konum kazanmak adına tüm süreçlerini optimize ediyor. Google algoritması ise en alakalı ve kullanıcı dostu siteyi maksimum konumda tutmak için çalışıyor.
Peki semantik arama sistemiyle bilginin kendisi, bilgiyi bulma yönteminin önüne geçerken, yani havanın 29 derece olduğu verisini veren weather.com herhangi bir ziyaret almadan veriyi kullanıcıya sunarken mevcut SEO süreci nasıl şekillenecek?
Bu soruya Bercovich’in cevabı SEO’nun daha basit bir sürece yöneleceği şeklinde: “Mevcut modelde, SEO zaman alıcıdır ve içerik oluşturucuları maksimum optimizasyonu gerçekleştirmek üzere web sitesine tüm tarama terimlerini yerleştirmeyi uzmanlık seviyesinde bilmek zorundadır. Semantik arama teknolojisinde ise SEO, 2 şeye odaklanacaktır: Verilen cevabın kalitesine ve cevabın sağlanma biçimine. Yeni modelde bir web sitesinin kalitesini belirleyen etmenler daha açık ve ölçümlenebilir olacaktır.”
Öngörülen bu değişim akıllara yeni sorular getiriyor. Akla gelen ilk sorulardan biri, kazançlarını Google trafiği üzerinden sağlayan websitelerin kazançlarında gerçekleşebilecek olan radikal azalma. Çünkü öngörülen sistemde aynı yol ile kazanç edimi son derece azalacak. Burada içerikten elde edilen kazanç yöntemleri üzerine yeni alternatifler düşünmek gerekecek. Bercovich, içerik sağlayıcıların konumlarını korumaları için ücretli içeriğin değerinin yükseltilebileceğini öngördüğünü belirtiyor. Bir başka varsayım Google veya Alexa gibi bilgi dağıtım platformlarının içeriği sağlayan web sitesine kazanç sunabileceği bir model oluşturması üzerine.
Merakla beklenen bir gelecek!
Şu an için bahsettiğimiz değişimlerin ne zaman hayata geçeceğini öngörmek pek mümkün olmasa da, bir gün semantik teknoloji hayatımıza girdiğinde arama motorlarının bilgiyi sunma biçimini buna göre şekillendirmek zorunda kalacağı bir gerçek. Belirttiğimiz gibi kullanıcı sadece bir cevap istemeyecek “doğru cevabın, ihtiyacına en uygun biçimde” teslim edilmesini isteyecek. Bu biçim Facebook’ta video veya telefonlarımızdaki sesli yanıt anlamına gelebilir. İçerik sağlayıcıların sadece doğru cevapları sunmaları değil bu cevapları birden fazla formatta sunabilmeleri beklenecek. Arama motorları da bu durumda bir içerik sağlayıcı olmaktan, bilgi dağıtıcısı konumuna doğru evrilecek.
Siri, Alexa ve Cortana gibi sesli yanıt ve diyalog arayüzlerine sahip sistemler semantik teknolojiyle beraber arama motorlarına karşı avantajlı konuma geçecek.
Gelecekteki teknolojilerin hayatımızda öngörülen etkilerini sizler için araştırmaya ve paylaşmaya devam edeceğiz. DijitalOl’un, sevgiyle kalın!
