Bir zamanlar insanların internet üzerinden alışveriş yapmayacağı düşünülür, sebep olarak modanın doğası ve insanların dokunmaya, denemeye ihtiyaç duydukları öne sürülürdü. Fakat güncel satış rakamlarına bakıldığında internet üzerinden yapılan satışın her geçen gün artığını somut bir şekilde görüyoruz. IMRG (Interactive Media in Retail Group) firmasının raporuna göre internetten yapılan giyim alışverişi 2007 ile 2012 yılları arasında %185 artış gösterirken, 2017 yılına kadar %41 daha artış olacağı ön görülüyor. 

Yani moda, dijitalin sağladığı olanaklar sayesinde çok daha parlak bir gelecek vaad ediyor. Bunun farkında olan markalar ise mağaza müşterilerini internet müşterileri haline getirmek için kolları sıvamış durumda. Dinamik verileri, yaratıcı bir şekilde müşterilerinin satın alma deneyiminin adımlarına entegre ederek ilgi çekmek ve teknolojinin olanakları sayesinde mağaza deneyiminin doğru adımında müşteriyi yakalayarak internete yönlendirmeye çalışılıyor. (Markaların müşterilerini nasıl dijitalleştirebileceğini anlatığımız blog yazımızı okursanız bu konuda biraz daha detaylı örneklere rastlayabilirsiniz.)

İnternete yönlendirilen müşterinin satın alma kararında ilk sırada yer almak içinse trendleri yakalayıp doğru bir şekilde kullanmak önemli. Modaya yöne veren markaların kullandığı trendler ise şu şekilde karşımıza çıkıyor.

Kişiselleştirme Trendi

Markaların mağaza müşterilerini internet kullanıcılarına çevirmek istemelerinin bir sebebi stok bilgilerinin online ortamda mağazaya göre daha kolay ve hızlı güncelleyebiliyor ve bu bilgiyi karışıklık olmadan güzel bir şekilde sunabiliyor olmaları. Geleneksel mağazacılık deneyiminde müşteri sipariş verdiği ürünü almak için mağazaya gelir ve çoğu zaman beklemek zorunda kalırken bu deneyim internet ortamında sipariş takip sistemleri sayesinde çok daha kolay ve rahat bir şekilde müşteriye sunulabiliyor.

Her müşteri için geleneksel mağaza deneyimini değiştirmek imkansızken müşteri verilerini ve ürün verilerini kullanarak internet alışveriş deneyimini kişiselleştirmek çok kolay.

Kişiselleştirilmiş içerik üzerinden kullanıcının satın alma deneyiminin %7.8 artış sağladığı şimdiye kadar kendini kanıtlamış bir veri olduğu için kullanmak önemli.

MultiChannel Pazarlama Trendi

    • Google verilerine göre alışveriş yapan kullanıcılar neyi satın alacağına karar verme evresinde 11 farklı site içerisinde dolaşıyor. Karar verdiği ürünü alma evresinde ise satın alma davranışını göstermeden önce ortalama 3 farklı site ziyareti gerçekleştiriyor.
    • İnternet üzerinden kıyafet alışverişi yapan bu kullanıcılar satın almak için her gün 3 saatini araştırma için harcıyor ve satın alma kararını 27 günde veriyor.
    • %76’sı satın alma deneyimlerinin benzer aşamalarında arama motorlarında araştırma yapma ihtiyacı duyuyor.
    • Bu oranın yarısı ise benzer markaları ve benzer arama kelimelerini kullanıyor.

Bu rakamlar kullanıcıların satın alma deneyimleri boyunca farklı kanallarda gezindiğini açık bir şekilde ortaya koyuyor. Hal böyle olunca markaların Google Shopping, affiliate marketing ve fiyat karşılaştırma siteleri gibi üçüncü partilerin önemini anlamaları gerekiyor. Bu kanalları doğru kullanarak potansiyel müşterilerini daha efektif fiyat önerileri ile artırabilir, aynı zamanda daha fazla kanal kullanmanın sağlayacağı (teorik olarak) farklı kanalları gezen daha fazla kullanıcı verisine ulaşabilir ve bu veriler ışığında pazarlamada stratejik kararları alabilirler.

‘Alışveriş yaptırabilir (Shoppable)’ İçerik Trendi

‘Shoppable Content’  konusu Türkiye için hala azınlıkta olsa da büyük markların keşfettiği bir konu gibi görünüyor ama sadece dışarıdan bakıldığında. Editöryel içerikler, sosyal medya kanalları, marka blogları bağımlı okuyucular oluşturup sonrasında bu okuyucuları birer müşteriye çevirerek para kazanmanın bir yolu olarak kullanmak doğru bir yaklaşım olsa da ‘Shoppable Content’ başlığının altında daha fazlasının da olduğunu bilmek gerek. Markalar biraz daha ileri giderek kendi kanallarına ek olarak çok ziyaret edilen siteleri, blogları veya haber kaynaklarını markanın internet sitelerine giriş için kullanıcılarına bir kapı daha oluşturmak için kullanabilirler.  MR.Porter örneğinde olduğu gibi; Mr. Porter kendi blogunun çok ziyaret edilmesi üzerine ürünleriden oluşan bir vitrini kendi bloguna entegre ettirdi. Böylece müşterilerinin internet sitesine ulaşabilmesi için zekice bir tünel daha oluşturmuş oldu.

modaya-yon-veren-markalar-dijital-trendleri-nasil-belirler-1-royandteddy

Bu platformları sadece reklam mecrası olarak görüp marka imajı için banner veya zengin içerikler olarak kullanmanın yanı sıra günün sonunda satış rakamlarına bakıldığında da tatmin edici artışlar görebilmek adına satış odaklı da kullanmak gerek.

Mobil Olma Trendi

  • Moda konu olunca internet alışverişinin %16’sı mobil kanallardan yapılıyor. (IMRG)
  • ‘Schuh’ ayakkabı markası, site ziyaretçilerinin %49’unun mobilden geldiğini, %21’inin tabletten geldiğini sadece %30’unun bilgisayardan geldiğini söylüyor.
  • L2 (https://www.l2inc.com/fashion-brands-close-m-and-e-commerce-gap/2014/blog)’ye göre ise moda markalarının %80’i artık mobilin önemini biliyor ve mobil görünümlü siteler ile kullanıcı deneyimi sağlamaya çalışıyor ki bunu yarısından fazlası 2012 yılından beri mobil deneyimini kullanıcılarına sunuyor.

Rakamlarda gösteriyor ki, markaların mobil görünüme sahip bir web sitesine sahip olması artık bir lüks olmaktan çıkmış, dükkanlarını 7/24 açık tutabilmek için zorunluluk haline gelmiş durumda. Mobil dostu bir yaklaşımla kullanıcıların takip ettikleri ürünlerle ilgili kampanyaların haberini vermek ve kullanıcıları mobil uyumlu bir web deneyimi ile karşılamaları gerekiyor.

Sosyal Kanallardan Satın Almaya Yönlendirme Trendi

Konu moda olunca, ön plana çıkan Pinterest ve Instagram kanalları ile markalar, ürünlerini görselliği kullanarak daha satılabilecek hale getirebilir oldular, hal böyle olunca sosyal medya kanalları da daha satış odaklı bir hal aldı.

Twitter, Facebook ve Pinterest’in satın al butonunun aktif hale getirmesi ile belki de sosyal medya online satış rakamlarının artmasında bir dönüm noktası olacak. Instagram’ın markalar için ‘Carousel’ reklamlarını yayına alması ile de moda markalarının internet satışlarının geri dönüşleri (ROI) sosyal medya kanalları ile çok daha efektif bir hale getirebilecekler gibi duruyor.