Corona virüsü hemen hemen dünyadaki her ülkeyi alarma geçirmiş durumda ve Çin’de başlayan virüsün yayılma hızı tüm dünyadaki insanların sağlığını ve yaşamlarını önemli ölçüde tehlike altında bırakmakta. Çoğu ülke için nüfusun sağlığı birincil sırada olsa da haklı olarak insanlar ve işletmeler kaygı ve endişe içerisindeler. Her yerde yapılan uyarıların ekonomik etkisi, Cathay Pacific, Singapore Airlines gibi büyük Asya havayolu markalarına en hızlı şekilde yansıdı ve personelin ücretsiz izin alma potansiyel ihtiyacını duyurdular.
Bu küresel sağlık krizinin dalgalanma etkisinin pazarlama endüstrisi üzerindeki etkisini anlamak için araştırmalar Çin ve Pasifik Asya tarafındaki ajanslarla konuşularak yapılıyor. Bazı sanayi kaynakları Çin’deki yıllık büyüme oranlarının 2020’deki %7’lik büyümeden %3,9’a düşeceğini tahmin ediyor. Bu tahminlerin etkileri 2019’da reklam harcamalarındaki artışa daha yavaş bir performansın yanı sıra bazı markaların harcamalarını geri çekmesine kadar varmaya başlamış durumda fakat kaynaklar buna rağmen hala güçlü büyüme alanlarının olduğunu ve e-ticaret reklam harcamalarının %17,7, sosyal medya harcamalarınınsa %22,2 oranında artacağını öngörüyor.
Dentsu Aegis Network (DAN), geçtiğimiz haftalarda Çin’deki müşterilere anket yaparak 155 müşterinin ve müşteri liderlerinin cevaplarını bir araya getirerek, işletmelerin kısa vadede nasıl tepki verdiklerini daha farklı bir şekilde anlamaya çalıştı.
Bu işletmelerin yaklaşık %47’si satışlarının zaten Corona virüsünün patlak vermesinden önemli ve ciddi bir şekilde etkilendiğini söylese de bu aşamada sadece %7’sinin tamamen reklam harcamalarını bıraktıklarını söyledi. İşletmelerin %22’si virüs nedeniyle yaratıcı ve bölgesel odaklarını değiştirmiş olduklarını, markaların da %14’ü bütçelerini online medyaya çektiklerini açıklamışlardır.
Genel olarak, araştırmaya göre strateji değişimlerinin çoğunun %61’i kısa vadede, %9’u ise daha uzun vadede planlarında değişiklik yapıyor. DAN’ın Kuzey Asya bölgesinden sorumlu CEO’su Cheuk Chiang açıklamasında öncelikle bu durumun insani bir mesele olduğunu unutmamamız gerektiğini vurguluyor. Markaların itibar zedelenmesi ve zararlarını önlemek için hassas ve duyarlı olmaları gerektiğini söylerken, medya yatırımları perspektifinden bakıldığında da ticarete yönelmeye odaklanan kanallara, özellikle kısa video ve sosyal platformlara yatırımı arttırma önerisinde bulunuyor. PHD APAC bölge strateji ve planlama başkanı Chris Stephenson da bu tavsiyeleri tekrarlıyor.
APAC medya markalarının genel müdürü Leigh Terry, uzun vadeli etkiler için genel bir kural açıklıyor ve bir ajansın ne kadar etkilendiği çeşitli faktörlere bağlıdır ve bunlardan en önemlisi müşteri portföyüdür diyor. Durgunluk dönemlerinde fırsattan kaynaklanan fırsatlar için heyecanlanılması gerektiğini söylüyor. Bunlar için ileride etkinlik yönetimi ajansları olacağını söylüyor.
Dünya genelinde Çin ve APAC, Corona virüsü etkisine uyum sağlamak ve çözüm getirmek için diğer ülkelere göre çok daha uzun zamana sahipti. Geçmiş zamanda da Sars salgını sebebiyle zaten sert dersler de almışlardı. Dünyanın dört bir yanındaki markalar için anahtar ders önce tüketici olmak, aynı zamanda da iyimser olmaktır. Çünkü toparlanma zamanla gerçekleşecektir ve markaların bu gelişime hazır olmaları gerekmektedir.
Sars sebebiyle 2003 yılında FMCG sektöründe yıllık gelir artışı %16’dan, %10-%12’ye kadar gerilemiştir. Yavaşlama iki ay sürmüş, salgının hafifletilmesinden sonra sona ermiştir. Tüm bunların ardından da sonraki çeyrekte patlayıcı şekilde hızlı büyüme gerçekleşmiştir.
Bu yüzden şimdi de tüm öneriler “toparlanmaya hazır olun” şeklinde. İyimserliği yansıtacak kampanyalara, talebin yeniden canlanmasını sağlayacak promosyon ve teşviklerde bulunmanın öneminin altı çizildi. Her şeyden önce sadece hayatta kalma değil, aynı zamanda değişim yoluyla gelişen, değişen bir döngüde olmanın herkes için yeni normalin olması gerektiğinin önemi vurgulanmıştır.