Mobil cihazların son birkaç yıl içinde patlama yaptığını bilmeyen, duymayan kalmadı. Peki her anımızda yanımızda olan bu cihazların tüm potansiyelinden faydalanıyor muyuz? 2013, bu sorunun cevabının “evet” olacağı yıl olacak.
mobile-trends-2013

– Az Zamanda Çok İş
Mobil cihazlar ‘her şeyimiz’ olma yolunda hızlıca ilerliyor. 2013’te kullanıcılar yalnızca fotoğraf filtrelemek, maillerini ve bildirimlerini kontrol etmek yerine; tek bir hareketle işlerini yoluna koymalarını sağlayan mobil uygulamaları tercih edecek. Artık birden fazla işi aynı anda yapabildiğimiz, iş yükümüzü hafifleten ve süreçleri hızlandıran mobil uygulamalar daha revaçta olacak.
Aslında 2012’de bu tür uygulamalar zaten yaygınlaşmaya başlamıştı. Örneğin; National Rail Enquiries, tren saatlerini öğrenip bilet alınabilen ve hatta trene bineceğimiz gün alarmıyla uyandırma servisi veren bir uygulama. Aynı uygulama, tren saatlerindeki değişiklikleri haber veriyor ve yolculuğunuzla ilgili oluşabilecek aksamaları önceden öğrenmenizi sağlıyor. Hayatı kolaylaştırdığı ve vaktimizin çoğunun bize kalmasını sağladığı için National Rail Enquiries gibi pratik uygulamalar hızla yaygınlaşıyor.

– Lokasyon Bazlı Uygulamalar

Lokasyon bazlı uygulamaların başında gelen FourSquare bile 2013’te krize girdiyse lokasyonun pek bir önemi kalmadı diyebilirsiniz. Fakat yanılırsınız. Türkiye’de çok belirgin olmasa da yurtdışında akıllı telefonlarla gerçekleşen lokasyon bazlı kampanyaların yaygın olduğu bir gerçek. Ülkemizde de 2013’le birlikte lokasyon bazlı uygulama ve kampanyalar markaların çok daha fazla dikkatini çekecek gibi görünüyor. Hele de 3 milyarı geçen check-in’leriyle  Foursquare’den sonra lokasyonun nimetlerinden faydalanmamak ayıp olur!
Lokasyon bazlı uygulamalara en iyi örnek heralde Google’ın yarattığı Schemer olur. Schemer’ın amacı; canı sıkılan ve boş vaktini dolduracak uğraş arayan kullanıcılara bulundukları yerden yola çıkarak öneriler sunmak. Ayrıca uygulamada yapmak istediğiniz şeyleri ve yaptıklarınızı da işaretleyebileceğiniz bir sanal not defter de mevcut.
Schemer Reklam Videosu

Groupon’un geçmişte yapmış olduğu lokasyon bazlı kampanya da bu anlamada hatırlanmaya değer. Groupon Now, telefonunuzla lokasyonunuzu belirttikten sonra size en yakın fırsatları bulup kolaylıkla yararlanmanızı sağlıyor. Kullanıcılar günlerini önceden planlamak yerine, istedikleri anda kendilerine uygun fırsat ve kampanyalardan yararlanmayı daha işe yarar bulmuş olmalı ki, uygulama 1.5 milyon fırsat satışı sağladı.
Groupon Application
– Sensörler

Akıllı telefonların bir diğer avantajı sensörleri. Sensörler kullanılarak hazırlanan uygulamalar hayatımızı kolaylaştırdığı için fazlasıyla tercih ediliyor. Bu yıl önemi geç de olsa anlaşılan sensörler yaratıcı mobil uygulamaları beraberinde getirecek.
Özellikle ‘appscription’ kavramını yaratan mobil cihazlardaki sağlık uygulamaları, sensörlerin kullanılmasıyla birlikte popülerliğini ikiye katlayacak.
Geçmişte yapılmış ve başarısını kanıtlamış bir sensörlü mobil uygulamadan söz edecek olursak, bu kesinlikle Runkeeper olur. Runkeeper, gün içinde yürüdüğünüz veya koştuğunuz mesafeyi hesaplayıp yaktığınız kaloriyi ölçüyor. Yaptığınız sportif aktiviteleri takip ederek istatistikler oluşturan programı isterseniz sosyal ağlarınıza paylaşabiliyorsunuz.
Bu uygulamanın dünyada 12 milyonun üzerinde kullacısı varken, Türkiye başarılı sensörlü uygulamalara 2013’te başlar diye umuyoruz.
Runkeeper Website
– Mobil Ödeme Kolaylığı

Mobil ödemenin yıllardır markaların hayallerini süslediği bir gerçek. Ancak tüketicilerin çoğu henüz bu teknolojiye sahip cihazlar kullanmıyor. Apple kullanıcılarının bile %40’ı ‘mobil ödeme’ kavramına yabancı durumda.
2013 yılı, mobil ödemenin bir trend haline gelmesi için belki erken, ama bu ödeme şeklinin benimsenmesi ve yaygınlaşması için önemli adımların atılacağı bir yıl olacak.
Apple Heralde Apple’ın patentini aldığı ve hayata geçirmeyi planladığı ‘’Ad-Hoc Cash Dispensing Network’’ adlı uygulama bu trendi en iyi anlatan örnektir.
Cash Dispensing Network, acil paraya ihtiyacınız olduğu halde yakınlarınızda ATM yoksa size en yakın nakit para verebilecek insana ulaşmanızı sağlıyor. Yapılması gereken şey yalnızca lokasyon belirtip, ihtiyacınız olan para miktarını girmek. Aynı sistemde bulunan ve size para vermeyi kabul eden kişiye geri ödemeyi Apple yapıyor, siz de ufak bir bedel ödeyerek Apple’a ödeme yapıyorsunuz.
Henüz hayata geçmemiş olsa da birçoğumuzun sıkça karşılaştığı ATM bulamama ve acil nakit ihtiyacı gibi sorunları ortadan kaldıran harika bir uygulama olacağa benziyor.
– Sürdürülebilir Uygulamalar

Yeni çıkan mobil uygulamaların sürdürebilirliği de üzerine durulması gereken bir konu. 2012’de, mobil cihaz kullanıcıları appstore’larda keşfettiği yeni uygulamaları moda haline getirirken; bir yandan da en yenisini, daha güzelini ilk keşfeden olma yarışına girdi. Bu durum, uygulamaların birdenbire popülerleşip hemen ardından yokluğa karışmasına sebep oldu. Yani üretilen mobil uygulama yenilenmediği ve geliştirilmediği zaman popülaritesini kaybetmeye mahkum kalıyor.
Pazarın gelişim hızını ve sıkı bir rekabete dönüşen mobil uygulama yarışını göz önünde bulundurursak, 2013 üreticilerin sürdürebilirliğe daha fazla önem verdiği bir yıl olacak. Hatta olmak zorunda.
Peki sürdürülebilir bir uygulama için yapmanız gereken nedir?
Tabii ki loyalty programlarından yararlanmak ve yine trend bir konu olan gamification’nın kurallarına göre oynamak.
green stamps                                                 İlk Loyalty Uygulaması
Loyalty programları; tüketicinin ürüne sadakatini sağlamak ve yeni müşteri kazanmak için hazırlanan fırsat, kampanya ve uygulamalardır. Siz de uygulamanızı bir ürün olarak konumlandırdığınız anda bir Loyalty programına aslında ne kadar da ihtiyacınız olduğunu fark edeceksiniz; tabi eğer her ürün gibi siz de tüketicinin sürekli sizin ürününüzü her anlamda tüketmesini istiyorsanız.
Aşağıdaki grafikte görüldüğü üzere, kullanıcıların en sadık olduğu mobil uygulama tipleri hava durumu, haber ve referans uygulamaları. Buradan yola çıkarak uygulamanın tüketicinin ihtiyacını karşılamasının yanı sıra, uygulama içeriğinin sürekli güncel tutularak kullanıcıları kendisine çektiğini belirtmek gayet mümkün. Uygulamanızın üretimi için harcadığınız onca emeğin boşa gitmesini istemiyorsanız, sürekli güncellemeler ve bildirimler ile taze kalın.
loyalty graphic
Kullanıcı sadâkati için en  popüler çözümün “gamification” olduğu su götürmez bir gerçek.
Yaratmış olduğunuz uygulama bir kampanyayı desteklesin ya da süreklilik arz etsin istiyorsanız, adeta çağın buluşu diyebileceğimiz bu yöntemin nimetlerinden faydalanabilirsiniz.
Amacınız, müşterinin uygulamanızı kullanırken eğlenmesi ve ürünle/markayla duygusal bağ kurması olmalıdır. Böylelikle kullanıcının ürüne/markaya sempatisi artacaktır.
Uygulamanız için bir loyalty programı hazırlamayı ve içine gamification’ı zekice entegre etmeyi unutmayın.