Zamanımızın büyük bir çoğunluğunu sosyal medyada geçiriyoruz. Kimi zaman kişisel kullanımımız için, kimi zaman da iş, araştırma, ürün ve servisler hakkında bilgi almak, eğitimimize katkı sağlamak için kullanıyoruz. Elimiz ayağımız haline gelen dijital platformlardaki uygulamalar ve sosyal medya platformları tüm bu ihtiyaçlarımızı daha hızlı ve daha kolay gidermemizi sağlıyor.

Peki gündelik hayatlarında birçok zorlukla karşılaşan engelli insanlar bu tür ihtiyaçlarını gidermek için sosyal medyayı verimli bir şekilde kullanabiliyor mu ya da popüler dijital uygulamalar engelli insanların hayatındaki engelleri nasıl ortadan kaldırıyor?

Facebook’un Görme Engelliler İçin Sesli Fotoğraf Servisi

Mark Zuckerberg’in bizzat yönettiği internet.org projesinden de bildiğimiz üzere internetin herkes tarafından ulaşılabilir olması vizyonu ile yönetilen Facebook’un bu vizyon altında konumlandırdığı misyonlarından biri de Facebook’u herkes için erişilebilir ve kullanılabilir hale getirmek.

Bu vizyonla  Facebook’un hatta Whatsapp ve Instagram’ın da engellilerin hayatına kolayca entegre edilebilmesi için sürekli çalışılıyor. Her geçen gün çalışmalarını ileri taşıyarak yeni özelliklerini yayına alan Facebook,  Automatic Alternative Text (AAT) isimli yeni özelliğini Facebook bünyesinde çalışan ilk görme engelli mühendisleri Matt King’in sunumu ile yayına aldı.

Facebook CEO’su Mark Zuckerberg’in de kişisel Facebook hesabından videolu paylaşımla detaylarını öğrendiğimiz özellik, görme engelli kullanıcılar için fotoğrafların sesli olarak “tahminen” anlatılmasını sağlıyor. Şu an yalnızca iOS platformunda kullanılıp, İngilizce dil desteği ile veriliyor.

Facebook_accessibility
Ayrıca Facebook’un bu özelliği Twitter’in görme engelliler için geliştirdiği özellikten bir kaç gün sonra duyurulduğunu da hatırlatmak isteriz.
Twitter’ın Görme Engellilere Fotoğrafı Anlatma Hizmeti
Sosyal paylaşım sitelerinin görme engelliler için geliştirdiği ilk fotoğraf okuma özelliği ile engellilerin sosyal medyayı aktif olarak kullanmaları amaçlanıyor. Twitter’ın bu özelliği fotoğraflara ek açıklamalar eklendiği zaman çalışıyor. Fotoğraf eklendikten sonra görselde bulunan nesneleri 420 karakter sınırlamasıyla metinsel olarak seslendiriliyor. Hem iOS hem de Android’de bulunan ”ek açıklama” özelliği erişilebilirlik ayarlarından ”resim açıklamalarını oluştur” seçeneği işaretledikten sonra aktif oluyor.
twitterdan-engelliler-icin-fotograf-anlatma-ozelligi
Microsoft’un Seeing AI Teknolojisi
Microsoft’un yazılım geliştiriciler odağında her yıl gerçekleştirdiği Build 2016 konferansında Windows 10 ve Xbox One gibi ürünleriyle ilgili yeniliklerin dışında yeni bir teknolojilerini daha tanıttı. Microsoft CEO’su Satya Nadella tarafından tanıtılan Seeing Al, görme engellilerin etraflarında olup bitenleri öğrenmesini amaçlıyor. Etrafta olup biten olayları, karşınızdaki kişinin cinsiyeti ve yaşı gibi etkenleri algılayan bu teknoloji önümüzdeki dönemde kullanıyor olacağımız akıllı telefon ve akıllı gözlüklerimiz aracılığıyla çalışıyor olacak.

Braille Alfabeli Cep Telefonu
OwnFone firması Braille alfabesiyle çalışan ilk telefonu üretti. Her ne kadar bu gelişme doğrudan engellilerin dijital ve sosyal medya kullanımlarını kolaylaştırmak için üretilmiş olmasa da teknoloji kullanımı açısından görme engelliler için kayda değer bir gelişme olabilir. Kredi kartı büyüklüğündeki telefon, 3D baskı yöntemiyle üretiliyor. Braille alfabesine sahip ilk akıllı telefon olan OwnFone’un içine dört farklı numara kaydedilebiliyor. Braille alfabesine ek olarak cihaz üstündeki İngilizce metin yuvalarına basarak bu alfabeyi bilmeyenlerin de anlayabilmesi amaçlanıyor. Kolay tasarımı ve sınırlı özellikleri ile görme bozukluğu olan kişilere, sosyal çevresiyle yardıma gerek olmadan iletişime geçmelerine imkan sağlıyor. Cihazda sesli mesaj gibi özellikler bulunmuyor ancak dokunsal geri bildirimi ve titreşim özelliği bulunuyor.
braille-alfabeli-cep-telefonu
Görme Engellilere Yardım Uygulaması: Be My Eyes
Danimarka merkezli Robocat firmasının tasarladığı Be My Eyes uygulaması görme engellilerin hayatlarını akıllı telefonlar yardımıyla kolaylaştırmayı amaçlıyor. Bir ağ sistemiyle çalışan uygulamayı özetlemek gerekirse; görme bozukluğu olan kişiler akıllı telefonundan uygulamayı açarak ne olduğunu anlayamadığı cismi kameraya tutup, ağ içerisinde görme bozukluğu olmayan gönüllerin o cismi anlatmaları isteniyor. İşin aslı doğrudan uygulama tarafından anlatılmayan bu uygulama gönüllülerin yardımıyla çalışıyor.
be-my-see-gorme-engelliler-icin-uygulama
Transcense İşitme Engelliler Uygulaması
Şu ana kadar bahsettiğimiz teknolojiler ağırlıklı olarak görme engelli veya görme bozukluğu olan kişiler için yapılmış çalışmalardı. Şimdi bahsedeceğimiz uygulama ise tam anlamıyla işitme problemi olan kişiler için geliştirilmiş faydalı bir uygulama olma özelliğini taşıyor.
Uygulama geliştiricisi Thibault Duchemin tarafından geliştirilen Transcense uygulamasının temel çalışma prensibi, uygulamanın web, iOS ya da Android cihazları üzerinden çalıştırılmasından sonra kişinin bulunduğu ortamdaki her sese otomatik olarak farklı bir renk atayarak ortamdaki sohbeti farklı kişilere bölerek metinsel bir şekilde cihaz ekranında yazması üzerine kurulu. Sonuç olarak uygulamayı kullanan kişi bu sayede ortamdaki tüm konuşmaya kopukluk yaşamadan dahil olabiliyor.
Dünyadaki insanların %5’inin işitme problemi olduğunun altını çizen geliştirici, engelli insanların sosyal yaşantılarında temel iletişim problemlerini azaltabilmeleri adına böyle bir uygulama geliştirdiklerini belirtmiş.
Transcense-isitme-engelliler-icin-uygulama
İşitme Engelliler İçin: StationEar
Bir önceki Transcense uygulamasına benzeyen StationEar’in farkı Türk üniversite öğrencileri tarafından geliştirilmiş olması. Akıllı telefonlarda kullanılan uygulama, ortamdaki konuşmaları yazıya döküyor. Uygulamanın ODTÜ Teknokent Girişimcilik Programı kapsamında düzenlenen yarışmada IBM Bluemix Bulut Bilişim Ödülünü aldığının da altını çizmek isteriz.
StationEar

Bu hafta ele aldığımız konunun başlığının, altını bir çırpıda doldurmak adına oldukça büyük bir başlık olduğunun farkındayız. Ancak bu konuda minik bir farkındalık oluşturmak, dijitalde ve sosyal medyada bu anlamda nasıl adımlar atıldığını küçük örneklerle göstermek ve bu örnekleri okurken bizim bu yazıyı hazırlarken yaptığımız gibi sizlerin de engelli insanların hayatını kolaylaştıracak fikirler üzerinde düşünmenizi sağlamak istedik.

Gerek büyük oyuncuların gerekse start-up’ların örnek davranışlarının yanı sıra markaların da hem dijital pazarlama faliyetlerinde hem de kendi uygulamalarında engelli insanların erişimini kolaylaştırma gibi misyonları da edinmeleri gerektiğinin altını da kalın çizgilerle çizmek isteriz.